Yenilenebilir Enerji ve İşler

Yenilenebilir enerji alanında iş sayısı dünya genelinde 12,7 milyona ulaştı

Yayınlanan yeni rapor, birden fazla krize rağmen yenilenebilir enerji alanında iş sayısının arttığını teyit ediyor ve istikrarlı tedarik zincirleri ve insana yakışır işler yaratmak için hedefli sektörel stratejiler oluşturma çağrısı yapıyor.

Basın açıklaması | 22 Eylül 2022 Perşembe
© Stéphane Bellerose / UNDP
CENEVRE (ILO Haberler) – Yayınlanan yeni rapora göre geçtiğimiz yıl, COVID-19 küresel salgınının devam eden etkileri ve artan enerji krizine rağmen, bir yılda 700.000 yeni iş oluşmasıyla birlikte dünya genelinde yenilenebilir enerji alanındaki istihdam büyük bir sıçrama yaparak 12,7 milyona ulaştı.

Yenilenebilir Enerji ve İşler: Yıllık Değerlendirme 2022 başlıklı rapor, yurtiçi piyasa büyüklüğünün işgücü ve diğer maliyetlerin yanında yenilenebilir enerji alanlarında istihdam oluşumunu etkileyen başlıca faktörlerden biri olduğunu ortaya koyuyor. Güneş enerjisi ise en hızlı büyüyen sektör olarak, 2021 yılında yarattığı 4,3 milyon iş ile, yenilenebilir enerji alanında mevcut küresel işgücünün üçte birinden fazlasını barındırıyor.

Yeni rapor, Pittsburgh, ABD’de düzenlenen Küresel Temiz Enerji Eylem Forumu sırasında Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA) işbirliğiyle yayınlandı.

İklim değişikliği, COVID-19 sonrası toparlanma ve tedarik zincirindeki aksaklıklar konusunda artan endişelerle birlikte, tedarik zincirlerinin yerelleştirilmesi ve yurtiçinde iş yaratılmasına duyulan ilgi de giderek artıyor. Rapor, yurtiçi piyasaların temiz enerji sanayileşmesine doğru bir itici güç oluşturmada ne kadar önemli olduklarını açıklıyor. Aynı zamanda yenilenebilir teknoloji ihracatı olanaklarının geliştirilmesinin de buna bağlı olduğunu ekliyor.

IRENA Genel Direktörü Francesco La Camera: “Çeşitli zorluklara rağmen yenilenebilir enerji alanındaki işler dirençli olmaya devam ediyor ve güvenilir bir iş yaratma motoru olduğu kanıtlandı. Tüm dünyadaki hükümetlere tavsiyem, yurtiçinde insana yakışır yenilenebilir enerji işlerinin artışını destekleyen sektörel politikalar benimsemeleridir. Yurtiçi tedarik zincirini teşvik etmek sadece insanlar ve yerel topluluklar için iş fırsatları ve yeni işler yaratmakla kalmayacaktır. Aynı zamanda tedarik zinciri güvenilirliğini desteklemekte ve genel olarak daha yüksek enerji güvenliğine katkıda bulunmaktadır.” dedi.

Rapor aynı zamanda giderek daha fazla ülkenin yenilenebilir enerji alanlarında iş yarattığını gösteriyor. Bu işlerin neredeyse üçte ikisi Asya’da yer alıyor. Çin tek başına küresel toplamın yüzde 42’sini oluştururken, ardından her biri yüzde 10’la AB ve Brezilya, ve her biri yüzde 7’yle ABD ve Hindistan geliyor.

ILO Genel Direktörü Guy Ryder şöyle konuştu: “Rakamların ötesinde, insana yakışır ve verimli istihdamı sağlamak amacıyla, yenilenebilir enerji alanlarında iş kalitesi ve çalışma koşullarına giderek daha fazla odaklanılmaktadır. Kadınların istihdamdaki artan payı, amaca yönelik politikalar ve eğitimin kadınların yenilenebilir enerji mesleklerine katılımını ve kapsayıcılığı önemli ölçüde arttırabileceğine ve nihayetinde herkes için adil bir geçiş sürecinin oluşmasını sağlayabileceğine işaret ediyor. Hükümetler, işçi ve işveren örgütlerini çalışma yaşamının geleceği için vazgeçilmez olan sürdürülebilir enerjiye geçişe sıkı sıkıya bağlı kalmaya teşvik ediyorum.”

Rapor, önemli bazı bölgesel ve ulusal gelişmelerin altını çiziyor. Bunlar arasında Güneydoğu Asya ülkelerinin önemli güneş paneli (fotovoltaik, PV) üretim merkezleri ve biyoyakıt üreticileri haline gelmesi yer alıyor. Çin, güneş panellerinin rakipsiz üreticisi ve kurulumcusu durumunda ve kıyı rüzgarı enerjisi alanında giderek daha fazla iş yaratıyor. Hindistan 10 GW’tan fazla güneş paneli ekledi ve çok sayıda kurulum işi yarattı, ama ithal panellere bağımlılığı büyük oranda devam ediyor.

Şu anda Avrupa dünyanın rüzgar enerjisi üretiminin yaklaşık yüzde 40’ını karşılıyor ve rüzgar enerjisi ekipmanlarında en önemli ihracatçı konumunda; güneş paneli üretim sektörünü de yeniden oluşturmaya çalışıyor. Afrika’nın bu alandaki rolü hala sınırlı ancak raporda dikkat çekildiği üzere, özellikle yerel ticaret, tarım ve diğer ekonomik faaliyetleri destekler nitelikte yerelleşmiş yenilenebilir enerji alanlarındaki mevcut iş olanaklarında artış görülüyor.

Amerika kıtalarında, rüzgar türbini kanatlarının lider tedarikçisi Meksika iken, Brezilya biyoyakıtta lider işveren konumunu koruyor ama aynı zamanda rüzgar ve güneş paneli kurumlarında da çok sayıda iş yaratmaya devam ediyor. ABD yeni filizlenmeye başlayan kıyı rüzgarı sektörü için yerel sanayi üssü inşa etmeye başlıyor.

Rapor yenilenebilir enerjinin yaygınlaşmasının, adil geçiş süreci hedefiyle işlerin insana yakışır, yüksek kalitede, yüksek ücretli ve çeşitli olmasını sağlamak için işçi eğitimleri de dahil olmak üzere bütüncül politika paketleriyle desteklenmesi gerektiğinin altını çiziyor.

Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA) hakkında

IRENA, ülkeleri sürdürülebilir enerji geleceğine geçiş sürecinde destekleyen ve temel uluslararası işbirliği platformu, mükemmeliyet merkezi ve yenilenebilir enerji alanları hakkında politika, teknoloji, kaynak ve mali bilgi havuzu görevi gören, küresel enerji dönüşümü alanında lider hükümetler arası kuruluştur. 168 üye (167 devlet ve Avrupa Birliği) ve üyelik süreci devam eden ve aktif biçimde temas kurulan 16 ilave ülkeyle birlikte, IRENA sürdürülebilir kalkınma, enerjiye erişim, enerji güvenliği ve düşük karbonlu ekonomik büyüme ve zenginleşme hedefi doğrultusunda tüm yenilenebilir enerji biçimlerinin yaygın biçimde benimsenmesi ve sürdürülebilir biçimde kullanılmasını desteklemektedir.

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) hakkında

1919 yılında kurulan ILO üçlü yapıdaki tek BM kuruluşudur. 187 üye devletin hükümetleri, işverenleri ve çalışanlarını tüm kadınlar ve erkekler için insana yakışır işi destekleyen çalışma standartları oluşturmak, politikalar geliştirmek ve programlar tasarlamak üzere bir araya getirmektedir.