ILO Eğitimleri İşletmelerdeki Çalışanlar İçin Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Farkındalığı Yaratıyor

Eğitimlerden sonra KARSAN çalışanları ile yapılan röportajlar eğitimlerin kurum çalışanları açısından gerek gündelik gerekse çalışma hayatlarındaki kadın-erkek rollerine dair algılarında farkındalık yarattığını ortaya koyuyor. “Örneğin eve gittiğimde artık eşime ‘yemek hazır mı?’ diye sormak yerine ‘ben nasıl yardım edebilirim?” diye sormaya başladığını ifade eden bir çalışan bu tarz eğitimler sayesinde çoğunluğunu erkeklerin oluşturduğu üretim bandında kadınların da çalışmasının kendileri ve kurum açısından pozitif bir etki yapacağını ifade ediyor

Haberler | 01 Kasım 2019 Cuma
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), şirketlerde kadın erkek cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve kadın istihdamının artırılması amacıyla Türkiye’nin yerli ticari araç üreticisi KARSAN ile yaptığı işbirliği çerçevesinde Eylül ve Ekim 2019 döneminde KARSAN’da toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimleri verdi.

Çoğunluğu erkek yaklaşık 1000 mavi ve beyaz yakalı çalışan eğitim aldı

ILO ve KARSAN arasında, KARSAN’da kadın erkek eşitliğinin geliştirilmesine ve kadın istihdamının artırılmasına yönelik Temmuz 2019’da imzalanan işbirliği protokolü çerçevesinde ILO’nun geliştirdiği “Şirketlerde Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Geliştirilmesi Modeli” uygulanmaya başladı.

Model kapsamında KARSAN bünyesinde yönetimde ve üretimde çalışan eşit sayıdaki kadın ve erkekten oluşan ve şirkette kadın erkek cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik çalışmaları hayata geçirecek olan “İşletme Geliştirme Ekibi” kuruldu. Ekip, çalışma yaşamı dahil hayatın farklı alanlarında kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasına yönelik kapsamlı bir eğitimden geçerek, önümüzdeki yıl şirkette yapılacak faaliyetlere ilişkin ilk eylem planını hazırladı.

Eylem Planında, KARSAN’da kadın erkek eşitliğinin sağlanması ve kadın istihdamının artırılması için eşit söz hakkı, kapsayıcı istihdam, eşit değerde işe eşit ücret, şiddetten arınmış çalışma ortamı ile iş-aile yaşamı dengesi gibi konularda iyileştirme adımları yer alıyor.

Toplumsal cinsiyet eşitliğinin KARSAN’da kalıcı ve sürdürülebilir olması hedefleniyor

Öte yandan, kadın-erkek eşitliğinin KARSAN’ım kurumsal politikalarında ve uygulamalarında sürekliliğinin sağlanması amacıyla, KARSAN çalışanlarından oluşan gönüllülere kadın-erkek eşitliği ve işyerinde şiddet ve tacizin önlenmesi konuklarında “Eğitici Eğitimi” verildi.

Kadın-erkek eşitliğine ilişkin farkındalığın tüm şirkette ve çalışanlar arasında yaygınlaştırılması amacıyla verilen eğitimlerin üçüncü aşamasında ise, büyük çoğunluğunu erkeklerin oluşturduğu yaklaşık 1.000 mavi ve beyaz yakalı çalışana toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimleri verildi. Oldukça interaktif ve hareketli geçen toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimleri tüm çalışanlara yönelik olarak düzenlendi ve KARSAN eğitmenleri de aktif rol üstlendi. Bu süreçte tüm çalışanlar toplumsal cinsiyet rolleri konusundaki görüşlerini paylaştıkları keyifli saatler geçirdi.

Eğitimler ev-iş yaşamdaki kadın-erkek rolüne dair farkındalığı artırıyor

Eğitimlerden sonra kurum çalışanları ile yapılan röportajlar ise eğitimlerin kurum çalışanları açısından gerek gündelik yaşamda gerekse çalışma hayatında kadın-erkek rollerine dair algılarında farkındalık ve dönüşümler yarattığını ortaya koyuyor.

Bazı kurum çalışanları kadın-erkek eşitliğinin kurumsal politikaların bir parçası olmasını istediklerini ifade ederken kimi çalışanlar hem bu tarz eğitimlerin sayısının artmasının hem de ailelerinin de benzer eğitimler almasının faydalı olacağını dile getirdi.

Bazı çalışanlar ise eğitimlerin etkisinin kendi ev hayatlarındaki kadın-erkek işbölümüne dair alışkanlıklarına da yansıdığını ifade ederek erkek ve kadın rolüne dair şimdiye kadar kendi gündelik hayatlarında hiç sorgulamadıkları, hiç düşünmedikleri konuların farkına vardıklarını, kendilerini sorguladıklarını ifade ediyor.

“Örneğin eve gittiğimde artık eşime ‘yemek hazır mı?’ diye sormak yerine ‘ben ne yapabilirim, nasıl yardımcı olabilirim?” diye sormaya başladığını ifade eden bir çalışan bu tarz eğitimler sayesinde çoğunluğunu erkeklerin oluşturduğu üretim bandında kadınların da çalışmasının kendileri ve kurum açısından pozitif bir etki yapacağını ifade ediyor.