ILO, Dünya Kadınlar Günü Vesilesiyle Düzenlediği Konferans ile Cinsiyete Dayalı Ücret Açığına Dikkat Çekti

Haberler | 05 Nisan 2019 Cuma
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı (SIDA) mali katkısı ile yürütülmekte olan “Kadınlar için Daha Çok ve Daha İyi İşler-Faz II” programı kapsamında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle 1 Mart 2019 tarihinde Ankara’da “Cinsiyete Dayalı Ücret Açığını Anlamak” Konferansı düzenlendi.

Cinsiyete dayalı ücret açığının, dünyada ve Türkiye’deki mevcut durumunun ele alınarak açığı yaratan nedenler, ücret açıklarını önlemeye yönelik tedbirlerin ve dünyadan iyi uygulama örneklerinin masaya yatırıldığı Konferansın konusu ILO’nun bu yıl yayınladığı “Küresel Ücret Raporu”nun “Cinsiyete Dayalı Ücret Açığını Anlamak” teması çerçevesinde belirlendi.

Konferans, ILO Türkiye Ofisi’nin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle her yıl düzenlediği ve kadın istihdamına ilişkin farklı bir konunun ele alındığı tematik konferanslar dizisi kapsamında gerçekleşti.

“Evde eşitlik olmadan işte eşitlik sağlanamaz”

Konferansın açılış konuşmasını yapan ILO Türkiye Ofisi Direktörü Numan Özcan ücretli çalışan kadınların ve erkeklerin çalıştıkları işlerden elde ettikleri gelir arasındaki farka işaret eden cinsiyete dayalı ücret eşitsizliğinin tüm dünyada devam eden önemli bir sorun olduğunu söyledi.

Numan Özcan “Eşit değerde işe eşit ücret temel bir insan hakkıdır ve ILO’nun gerek 100 sayılı Eşit Ücret Sözleşmesi gerekse düzenli yayınladığı Küresel Ücret Raporu gibi yayınlarıyla desteklediği küresel bir hedeftir,” dedi.
Özcan konuşmasında, ILO raporlarına atıfla, çalışma yaşamında cinsiyet eşitliğinin sağlanması için; evde kadınlar tarafından yapılan ücretsiz bakım işlerinin paylaşılmasının teşvik edilmesi, kadınların liderliğinin desteklenmesi, işyerinde şiddet ve tacizin önlenmesi ve geleceğin teknoloji temelli işlerinde cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik politikaların uygulanması gerektiğinin altını çizdi.

Kadınlar İçin Daha Çok ve Daha İyi İşler Programı’nın İkinci Fazı Başladı

Cinsiyete dayalı ücret açığı sorununun, işgücü piyasasındaki cinsiyete dayalı diğer problemlerden bağımsız ele alınmasının mümkün olmadığını ve evde toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmadan iş yaşamında eşitliğin sağlanamayacağına dikkat çeken Özcan ayrıca SIDA ile ILO Türkiye Ofisi arasında imzalanan işbirliği antlaşması ile “Kadınlar İçin Daha Çok ve Daha İyi İşler Programı”nın ikinci fazının 2019 yılı Ocak ayı itibariyle başladığı bilgisini de katılımcılarla paylaştı.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder ise kadın istihdamının artırılmasının ve cinsiyet eşitliğini sağlamanın en önemli yolunun kadınların eğitim seviyelerinin yükseltilmesi ile niteliklerinin artırılmasından geçtiğini ifade etti.

“Cinsiyete dayalı ücret açığıyla mücadele ayrımcılıkla mücadeledir”

Konferansın Açılış bölümünde konuşma yapan İsveç Büyükelçiliği Müsteşarı Malin Stawe ise “Kadın ve erkekler arasındaki ücret açığının kısmen meslek, sektör, pozisyon, iş tecrübesi ve yaşla açıklanabilir. Ancak bir yönü cinsiyetle ilgilidir. Bu nedenle cinsiyete dayalı ücret açığıyla mücadele aslında toplumda kadına karşı ayrımcılıkla mücadeledir,” dedi.

Kadının ekonomik anlamda güçlenmesinin sadece bir hak meselesi değil aynı zamanda herkes için daha fazla sürdürülebilir gelişme ve sosyal kalkınma demek olduğunu belirten Stawe cinsiyete dayalı ücret açığını azaltmanın ancak devlet ve özel sektörün yanısıra işveren ve işçiler ile sivil toplumun beraber çabalarıyla mümkün olduğunu ifade etti.

Birleşmiş Milletler Türkiye Mukim Koordinatörü Irena Vojackova Sollorano ise yaptığı konuşmada sorunun çözümüne “evden başlamak” gerektiğinin altını çizerek 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün sadece kadınlarla ilgili bir durum olmadığını ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin ancak kadın ve erkeklerin ortak çabasıyla sağlanabileceğini belirtti.

Cinsiyete Dayalı Ücret Açığına İlişkin İnfografik Poster Kamuoyu ile Paylaşıldı

Konferans vesilesi ile Küresel Ücretler Raporu çerçevesinde ILO Türkiye Ofisi tarafından farkındalık artırma amacıyla hazırlanan “Cinsiyete Dayalı Ücret Açığını Anlamak” başlıklı İnfografik çalışması da kamuoyu ve proje paydaşlarıyla paylaşıldı.
Konferans’ın ikinci bölümünde gerçekleştirilen panelde, ILO Küresel Ücretler Raporu’nun hazırlanmasına katkıda bulunan bağımsız araştırmacı Luis Pinedo Caro ile Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emel Memiş yer aldı. Infografiğin hazırlanmasına da katkı sağlayan panelistler konuşmalarında, cinsiyete dayalı ücret açığının dünyadaki ve Türkiye’deki durumu, bu açığın sebepleri, önlenmesine yönelik iyi uygulama örnekleri ile politika önerileri üzerinde durdular.

ILO Raporu: Tüm dünyada kadınlar erkeklere kıyasla daha düşük ücret geliri elde ediyor

Erkekler ve kadınlar arasındaki ücret eşitsizliğini ifade eden cinsiyete dayalı ücret açığına ilişkin hazırlanan ILO raporu tüm dünyada kadınların erkeklere kıyasla daha düşük ücret geliri elde ettiğini gösteriyor.
Rapora göre cinsiyete dayalı ücret açığının nedenleri arasında, eğitim ve mesleki deneyim farkının yanı sıra, işe alım ve terfi süreçlerinde cinsiyete dayalı ayrımcı tutumların devam etmesi, kadınların işgücüne katılım düzeyinin düşük ve kadın işsizliğinin daha yüksek olması, mesleklerin ve sektörlerin cinsiyete göre ayrışması gibi faktörler yer alıyor.