Barış ve dayanıklılık için istihdam

COVID-19, çatışmalardan etkilenen ülkelerde barışın yapılandırılmasını tehlikeye sokuyor

İnsani yardım ve kalkınma ajansları, dayanıklılık ve barışı desteklemek, toplumların daha iyi yeniden inşasına yardım etmek için COVID-19 kriz programlarını kullanmalıdır.

Basın açıklaması | 17 Aralık 2020 Perşembe
CENEVRE (ILO Haber) – Yaşadığımız COVID-19 krizi, çatışmalardan etkilenen ülkelerde barış ve imar çabalarını da görülmemiş biçimde karmaşık hale getiriyor, halk sağlığı önlemlerini ve barış yapılandırma çalışmalarını tehlikeye sokuyor. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Interpeace ve Birleşmiş Milletler Barış Yapılandırma Destek Ofisinin (DPPA/PBSO) birlikte hazırladığı ortak rapor, çatışmalardan etkilenen ülkelerde barışı yapılandırma ve sürdürme için ihtiyaca uygun ve eşgüdümlü önlemler alınması için çağrı yapıyor.

Krizden Sürdürülebilir Barış Fırsatına: COVID-19 Ortamında Sağlık, İstihdam ve Barış Yapılandırma Sorunlarıyla Mücadele için Ortak Perspektif başlıklı yayın, sağlık kriziyle baş etme, çatışmaya duyarlı biçimde insana yakışır işler yaratma ve barışı yapılandırmaya katkıda bulunma yolları sunuyor.

Rapora göre, silahlı çatışmalardan etkilenen veya şiddetin başlama riskinin yüksek olduğu ülkelerde, COVID-19 krizi veya krizle mücadele, mevcut sıkıntıları ağırlaştırabilir; güvensizlik ve ayrımcılığı artırabilir; sağlık hizmetleri, insana yakışır işler ve geçim olanaklarına erişimde adaletsizlik algılarını güçlendirebilir.

COVID-19 krizi, zaten kırılgan olan durumları daha da kötüleştirdi. ILO, bu küresel salgın ortamında barış ve dayanıklılığı destekleme sorumluluğunun her zamankinden daha çok bilincinde."

Guy Ryder, ILO Genel Direktörü
Küresel salgın, devlet makamlarına güveni zayıflatabilir; başta kadınlar, göçmenler, yerinden edilenler, ötekileştirilmiş ve kırılgan gruplar olmak üzere nüfusun belirli kesimleri üzerinde orantısız etki yaratabilir.
“Çatışma çoğunlukla insan yakışır işlerin olmayışından kaynaklanıyor” diyor ILO Genel Direktörü Guy Ryder. “COVID-19 krizi, zaten kırılgan olan durumları daha da kötüleştirdi; kökündeki nedenleri ele almak için paydaşların ortaklaşa çalışması gerekiyor. ILO, bu küresel salgın ortamında barış ve dayanıklılığı destekleme sorumluluğunun her zamankinden daha çok bilincinde.”

Rapora göre, halk sağlığı kriziyle mücadele önlemleri, daha geniş ve uzun vadeli toparlanma vizyonunun bir parçası olmalı. Toplumların çatışmaya ve mevcut ve gelecekteki olası küresel salgınlara karşı dayanıklılığını artırma yolları arasında, mevcut kamu istihdam ve sosyal koruma programlarının yaygınlaştırılması ve üretime yönelik altyapıya yatırımların artırılması var.

Bu türden önlemler, zaman içinde barışı inşa edecek ve sürdürecek daha yapısal değişikliklerin temellerinin atılmasına yardım edebilir. Örneğin, acil bayındırlık programları, temel sağlık hizmetleri altyapısını iyileştirmek, temiz su, sanitasyon ve hijyene erişimi artırmak suretiyle küresel salgının ekonomik etkisini hafifletebilir ve sağlık önlemlerini destekleyebilir.

“Hakkaniyetli sağlık hizmetleri toplumun güvenini güçlendirir, bu da sağlık sistemleri ve barış yapılandırma çabalarının güçlenmesine katkıda bulunur” diyor DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus.

Kapsayıcı sağlık ve sosyo-ekonomik önlemler aynı zamanda, karar süreçlerinde yerel aktörlere söz hakkı fırsatı yaratabilir ve yerel önlemleri teşvik edebilir; böylece devlet kurumlarına ve gruplar arasındaki güvenin artmasına katkıda bulunabilir.

“COVID-19, mevcut sıkıntılar ve eşitsizlikleri daha da kötüleştirdi. Daha iyi yeniden inşa için, çatışmaya duyarlı olan ve zarar vermeyen entegre sağlık, insani yardım ve sosyo-ekonomik önlemler gerekiyor” diyor Barış Yapılandırma Desteğinden sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Oscar Fernández-Taranco.

“Küresel salgının sosyal, ekonomik ve toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini önemli ölçüde artırdığını, kurumlara güveni zayıflattığını ve şiddet riskini artırdığını görüyoruz. Bu çok boyutlu COVID-19 krizini aşmak istiyorsak, sağlık, istihdam ve barış arasındaki ayrıklığı sona erdirmek ve güven oluşturmayı toparlanma sürecinin merkezine yerleştirecek çok boyutlu önlemler tasarlamak zorundayız” diyor Interpeace Başkanı Scott Weber.